00:00:00
SEN KAZANDIN!
Sonraki
+ - Puanlar
| Zaman harcamak | Tarih |
+ Arama Kuralları
- Sözlük
- alevliAlevi olan, alevlenmiş.
- artıToplama işleminde + işaretinin adı.
- aryaOperalarda solistlerden birinin orkestra eşliğinde söylediği, genellikle kendi içinde bütünlüğü olan parça.
- aslenKök veya soy bakımından.
- astrolojiyıldız falcılığı.
- atlıAtı olan.
- bekakalıcılık.
- bereketAlışılandan veya beklenilenden fazla olma durumu.
- hikâyelemeHikayelemek işi.
- ilkeTemel düşünce, temel inanç.
- imparatorlukİmparator olma durumu.
- irdelemekBir konunun incelenmesi ve eleştirilmesi gereken bütün yönlerini birer birer incelemek, araştırmak, tetkik ve tetebbu etmek, mütalaa etmek.
- kalibreMermilerde, ateşli silahlarda çap.
- kestaneKayıngillerden, ılıman iklimlerde yetişen, 25-30 metre kadar boylanabilen, kerestesi doğramacılıkta kullanılan bir orman ağacı (Castanea sativa).
- kütüphaneKuruluş amaç ve görevine uygun kitap, film, plak vb. her türlü kayıtlı bilgi kaynağını toplayan, düzenleyen ve bilgi gereksinimi olan kullanıcının etkin biçimde hizmetine sunan kuruluş.
- libreYarım kilogramlık bir ağırlık ölçü birimi.
- naifSaf, deneyimsiz.
- namemektup.
- otizmÜç yaşından önce başlayan ve ömür boyu süren, sınırlı ve tekrarlanan davranışlara yol açan, kişinin sosyal etkileşimine ve iletişimine zarar veren bir gelişim bozukluğu.
- palankaAğaç ve toprakla yapılmış, hendekle çevrilmiş küçük hisar.
- parkaGenellikle askerin açık hava eğitimi ve manevra sırasında giydiği soğuğa karşı koruyucu, başlıklı bir tür üstlük.
- pusuBirine saldırmak için saklanarak beklenilen yer.
- rotaBir gemi veya uçağın gidiş yönü, izleyeceği yol.
- serçegillerden, insanlara yakın yerlerde yaşayan, kışın göçmeyen, koyu boz renkli, ötücü küçük bir kuş (Passer domesticus).
- sirkeBit, tahtakurusu vb. asalak böceklerin yumurtası.
- siteşehir.
- stokBir satış yerinde satışa hazır bulundurulan malların tümü.
- tanımlanmakTanımı yapılmak.
- tekrarlamakBir işi bir kez daha yapmak.
- terapitedavi.
- tipikBir kimseyi veya nesneyi niteleyen.
- ultraviyolemorötesi.
- yargıKavrama, karşılaştırma, değerlendirme vb. yollara başvurularak kişi, durum veya nesnelerin eleştirici bir biçimde değerlendirilmesi.
- yatkınlıkYatkın olma durumu.
- yavaşHızlı olmayan.
- ötekiBilinenin, sözü edilenin dışında olan şey.
- şakaGüldürmek, eğlendirmek amacıyla karşısındakini kırmadan yapılan hareket veya söylenen söz.
- şişeİçerisine sıvı konulan, cam veya plastikten yapılmış, dar ağızlı uzun kap.