00:00:00
SEN KAZANDIN!
Sonraki
+ - Puanlar
| Zaman harcamak | Tarih |
+ Arama Kuralları
- Sözlük
- adaminsan.
- ajancasus.
- alkilAlkanların yapısında bulunan bir hidrojen atomunun kopması sonucunda oluşan köklerin genel adı.
- atarBirisine karşı veya bir olay karşısında korkusuzca bulunulan güç gösterisi.
- aylıkBirine, görevi karşılığı olarak veya geçimi için her ay ödenen para.
- bemolBir sesin yarım ton kalınlaştırılacağını gösteren nota işareti.
- butikGiyim ve süs eşyası satılan dükkân.
- cüzzamHansen basilinin sebep olduğu, sinir sistemi ve deri başta olmak üzere birçok sistem ve organı etkileyebilen bulaşıcı bir hastalık.
- daireKonut olarak kullanılan bir yapının bölümlerinden her biri.
- dolayısıylaDolaylı olarak, doğrudan ilgili olmayarak.
- emlakEv, arsa, bahçe vb. taşınamayan mal ve mülklerin ortak adı.
- erekamaç.
- esnafKüçük sermaye ve zanaat sahibi.
- evet“Öyledir” anlamında kullanılan bir doğrulama veya onaylama sözü.
- filmFotoğrafçılıkta, radyografide ve sinemacılıkta resim çekmek için kullanılan, selülozdan, saydam, bükülebilir şerit.
- homojenbağdaşık.
- imaninanç.
- içkiİçinde alkol bulunan içecek.
- kompozisyonAyrı ayrı parçaları bir araya getirerek bir bütün oluşturma biçimi ve işi.
- konserveIsı ile sterilize edilerek uzun zaman saklanabilecek biçimde kutulanmış (yiyecek).
- kornaMotorlu taşıtlarda, bisikletlerde sesle işaret vermek için kullanılan ve içinden hava geçirilerek çalınan boru.
- kursağırşak.
- kâfirTanrı'nın varlığını ve birliğini inkâr eden kimse.
- melankolikkara sevdalı.
- mezeİçki içilirken yenilen yiyecek.
- mütevazıalçak gönüllü.
- niceKaç, ne kadar.
- nitratNitrik asit tuzu.
- olayOrtaya çıkan, oluşan durum, ilgi çeken veya çekebilecek nitelikte olan her türlü iş.
- orgazmCinsel uyarım ve zevkin en yüksek noktası.
- papaRoma Katolik kilisesinin, bir meclis tarafından seçilen, Vatikan'da oturan ve Hz. İsa'nın vekili sayılan başkanı.
- prestijsaygınlık.
- skorsonuç.
- stokBir satış yerinde satışa hazır bulundurulan malların tümü.
- tercihyeğleme.
- vaatBir işi yerine getirmek için verilen söz.
- öfkeEngelleme, incinme veya gözdağı karşısında gösterilen saldırganlık tepkisi.
- önemBir şeyin nitelik veya nicelik bakımından değeri olma durumu.
- ötanaziölme hakkı.
- üstünBenzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan.
- üçerÜç sayısının üleştirme sayı sıfatı.