00:00:00
SEN KAZANDIN!
Sonraki
+ - Puanlar
| Zaman harcamak | Tarih |
+ Arama Kuralları
- Sözlük
- askerOrduda görev yapan erden generale kadar herkes.
- asosyalSosyal olmayan.
- asılıAsılmış olan.
- aşamaKendi içinde derecelendirilmiş bir bütünün basamaklarından her biri.
- bezelyeBaklagillerden, yurdumuzun her yanında yetiştirilen, tazeyken kabuğuyla birlikte taneleri, kuruyunca yalnız taneleri yenen, bakla cinsinden tırmanıcı bitki (Pisum sativum).
- bileCümlede kendinden önceki ögeyi belirli duruma getiren bir söz.
- bilir"Anlar, sayar, yapar" anlamları ile adlarla birleşerek birleşik sıfat kuran bir söz.
- cinsellikCinsel özelliklerin bütünü.
- denizYer kabuğunun çukur bölümlerini kaplayan, birbiriyle bağlantılı, tuzlu su kütlesi.
- devletToprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasal bakımdan örgütlenmiş millet veya milletler topluluğunun oluşturduğu tüzel varlık.
- edepliuslu.
- elmaGülgillerden, çiçekleri pembe veya beyaz bir ağaç (Pyrus malus).
- emekBir işin yapılması için harcanan beden ve kafa gücü.
- gaddarAcıması olmayan, başkalarına haksızlık eden, merhametsiz, katı yürekli, insafsız davranan.
- gittigeçmiş zaman kipindeki fiillerden sonra gelerek istenmeyen bir şeyin yapıldığını, yapılacağını, istenen bir şeyin olmadığını veya olmayacağını anlatan bir söz.
- hazineAltın, gümüş, mücevher vb. değerli eşya yığını, büyük servet.
- ilaveEkleme, ulama.
- indiHerkesçe kabul edilebilecek bir temele bağlanamayıp yalnız bir kişinin kendi kanısına dayanan.
- istişaredanışma.
- içmeİçmek işi.
- kilimDöşeme, divan gibi yerlere serilen, genellikle desenli, havsız, kalın, kıl veya yün dokuma.
- kistSporlu bitkilerde, özellikle mantarlarda, su yosunlarında görülen, bir veya birkaç hücreden oluşmuş organ.
- kolaylıklaSıkıntı çekmeden, güçlüklere uğramadan.
- kurdeleGeniş ipekli şerit.
- kırıcıKırma işini yapan.
- liraYüz kuruş değerinde Türkiye'nin para birimi.
- misketMis üzümünden yapılan şarap.
- renksizRengi olmayan.
- sayıSayma, ölçme, tartma vb. işlerin sonucunda ortaya çıkan birimlerin kaç olduğunu bildiren sözlerden her biri.
- sorunluSorunu olan.
- stajHerhangi bir meslek edinecek olan kimsenin geçirdiği uygulamalı öğrenme dönemi.
- takozBir eşyanın altına yerinden oynamadan dik durması için yerleştirilen ağaç kama.
- taksimpaylaştırma.
- yaymakBir şeyi açarak, düzelterek bir alanı örtecek biçimde sermek.
- yıkmakKurulu bir şeyi parçalayarak dağıtmak, bozmak.
- çocukBebeklik ile erginlik arasındaki gelişme döneminde bulunan oğlan veya kız.
- ödemekBir alışveriş ilişkisinde, borcu alacaklıya vermek.
- ölmekYaşamaz olmak, hayatı sona ermek, can vermek.
- öyleOnun gibi olan, ona benzer.
- şasiMotorlu kara taşıtlarının iskelet bölümü.