Birinin işini görme veya birine yarayan bir işi yapma.
icra
Yapma, yerine getirme.
ileri
Herhangi bir şeye göre daha ötede olan yer, geri karşıtı.
ilerici
İlerlemeden yana olan, ileri düzeydeki toplumsal ve siyasi gelişmeleri benimsemiş olan (düşünce, kimse vb.).
isabetli
Yerine düşmüş, yerinde, uygun.
kaçık
İlmeği kaçmış (çorap vb.).
kuyu
Su katmanına varıncaya kadar derinliğine kazılan, genellikle silindir biçiminde, çevresine duvar örülen, suyundan yararlanılan çukur.
radyoaktif
Alfa, beta veya gama ışınlarını yayma özelliği olan.
redoks
Bir atom veya molekülden ötekine bir veya daha çok elektronun geçişi olayı.
ruhi
ruhsal.
salatalık
hıyar.
sarp
Dik, çıkması ve geçilmesi güç (yer).
siyah
kara, beyaz karşıtı.
teori
kuram.
türlü
Birden çok türü bulunan.
vakıf
Bir hizmetin gelecekte de yapılması için belli şartlarla ve resmî bir yolla ayrılarak bir topluluk veya bir kimse tarafından bırakılan mülk, para.
çalar
ayırtı.
çorba
Sebze, tahıl, et vb. ile hazırlanan sulu bir yemek türü.
çınar
İki çeneklilerden, 30 metreye kadar uzayabilen, gövdesi kalın, uzun ömürlü, geniş yapraklı bir ağaç (Platanus).
ödemek
Bir alışveriş ilişkisinde, borcu alacaklıya vermek.
özellik
Bir şeyin benzerlerinden veya başka şeylerden ayrılmasını sağlayan nitelik.
şaşırtmak
Şaşırmasına sebep olmak.
Bu web sitesi çerezleri kullanıyor
Bu web sitesi kullanıcı deneyimini geliştirmek için çerezleri kullanır. Web sitemizi kullanarak, sözleşmemize uygun olarak tüm çerezlere izin vermiş olursunuz.Gizlilik Politikası