00:00:00
SEN KAZANDIN!
Sonraki
+ - Puanlar
| Zaman harcamak | Tarih |
+ Arama Kuralları
- Sözlük
- ahenkuyum.
- aletBir el işini veya mekanik bir işi gerçekleştirmek için özel olarak yapılmış nesne.
- araçBir iş yapmakta veya sonuçlandırmakta gücünden yararlanılan nesne.
- bahaneBir şeyin gerçek sebebi gizlenerek ileri sürülen uydurma sebep.
- beşeriİnsanoğlu ile ilgili.
- biriBir tanesi.
- eklemVücut kemiklerinin uç uca veya kenar kenara gelip birleştiği yer.
- ekmekTahıl unundan yapılmış hamurun fırında, sacda veya tandırda pişirilmesiyle yapılan yiyecek.
- emekBir işin yapılması için harcanan beden ve kafa gücü.
- eskiÇoktan beri var olan, üzerinden çok zaman geçmiş bulunan.
- garantilemekBir işin gerçekleşmesi için gereken önlemleri almak, sağlama bağlamak.
- hareketlilikHareketli olma durumu.
- hatıraBir kimseyi veya olayı anımsatan nesne.
- ilimbilim.
- kakadışkı.
- kalçaGövdenin arka bölümünde, bacakların birleştiği yerle bel arasındaki şişkin bölge.
- lekeKirliliği gösteren iz.
- muskaİçinde dinsel veya büyüleyici bir gücün saklı olduğu sanılan, taşıyanı, takanı veya sahip olanı zararlı etkilerden koruyup iyilik getirdiğine inanılan bir nesne, yazılı kâğıt vb.
- namemektup.
- nitratNitrik asit tuzu.
- omurgaSırt boyunca uzanarak vücuda destek sağlayan, kemikten, kıkırdaktan veya her ikisinden oluşan, içinde omuriliği barındıran kemik yapı.
- otlakHayvan otlatılan yer.
- peynirMaya ile katılaştırılarak sütten yapılan ve birçok türü olan besin.
- pornoAmacı cinsel dürtülere yönelik olan, ahlaki değerlere aykırı düşen yayın, resim vb.
- prensipilke.
- reelgerçek.
- taliikincil.
- tenkiteleştiri.
- tevkifdurdurma.
- teşvikisteklendirme.
- transfüzyonKan ve kan ürünlerinin damar yoluyla vücuda verilmesi.
- tuhafacayip.
- yuvaKuşların ve başka hayvanların barınmak, yumurtlamak, kuluçkaya yatmak, yavrularını büyütmek veya yavrulamak için türlü şeylerden yaptıkları ve türlü biçimlerde hazırladıkları barınak.
- zehirlemekÖldürmek amacıyla yedirme, içirme vb. yollarla zehir vermek.
- çevreBir şeyin yakını, dolayı.
- ücretİş gücünün karşılığı olan para veya mal.