00:00:00
SEN KAZANDIN!
Sonraki
+ - Puanlar
| Zaman harcamak | Tarih |
+ Arama Kuralları
- Sözlük
- akikKalseduan kuvarsının bir türü olan, yüzük taşı, mühür vb. yapmakta kullanılan, türlü renklerde, yarı saydam, parlak ve değerli bir taş.
- antrenörlükçalıştırıcılık.
- argonAtom numarası 18, atom ağırlığı 39,9 olan, havada %1 oranında bulunan, rengi, kokusu ve tadı olmayan bir element (simgesi Ar).
- aslanKedigillerden, Afrika'da ve Asya'da yaşayan, kısa, yuvarlak başlı, kısık boyunlu, yuvarlak kulaklı, kaslı, derin göğüslü, devetüyü, gri, koyu kahverengi veya sarımsı kırmızı renkli kürkü olan, yırtıcı, erkekleri yeleli, kuyruğunun ucu püsküllü, güçlü bir tür memeli.
- açıkAçılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı.
- aşırıAlışılan veya dayanılabilen dereceden çok daha fazla.
- bakarakgöre.
- bronztunç.
- etekBedenin belden aşağısına giyilen, değişik biçimlerde, genellikle kadın giysisi.
- fakiryoksul, zengin karşıtı.
- farklıAralarında fark bulunan.
- fizyoterapistfizik tedavi uygulayıcısı.
- gaziSavaştan sağ olarak dönen kimse.
- gebelikGebe olma durumu.
- geleniTarla faresi, büyük fare.
- güçsüzGücü olmayan.
- halaBabanın kız kardeşi.
- icraYapma, yerine getirme.
- itkitepi.
- kafeİçecek ve hafif yiyeceklerin satıldığı, bazılarında kapı önlerinde oturacak yerlerin bulunduğu ayaküstü yiyecek yerleri.
- karıBir erkeğin evlenmiş olduğu kadın.
- kastAyrıcalıklar bakımından yukarıdan aşağıya doğru kesin ölçülerle sınırlanmış bulunan, en koyu biçimiyle Hindistan'da görülen toplumsal sınıfların her biri.
- kaçınılmazİstek ve irade dışında olan.
- klişeBaskıda kullanılmak amacıyla, üzerine kabartma resim, şekil, yazı çıkarılmış metal levha.
- kotaBir ülkede ithal edilecek malların çeşitlerini, oranlarını veya miktarlarını gösteren liste.
- kruvazörDeniz yollarını gözetmek, deniz ve hava filolarına kılavuzluk etmek amacıyla toplarla silahlandırılmış hızlı savaş gemisi.
- parselİmar yasalarına göre ayrılıp sınırlanmış arazi parçası.
- sayıSayma, ölçme, tartma vb. işlerin sonucunda ortaya çıkan birimlerin kaç olduğunu bildiren sözlerden her biri.
- sergiAlıcının görmesi, seçmesi için dizilmiş şeylerin tümü ve bu nesnelerin serildiği yer.
- sigaraİnce kâğıda, kıyılmış tütün sarılarak hazırlanan, silindir biçiminde, ağızdan dumanı çekilen nesne.
- sulhbarış.
- ufakBoyutları normalden küçük.
- yayaYürüyerek giden kimse.
- yırtıcılarÖrnek hayvanı kartal veya baykuş olan, pençeli, eğri gagalı, etobur kuşlar takımı.
- çarkBir eksenin döndürdüğü tekerlek biçimindeki makine parçası.
- ülkeBir devletin egemenliği altında bulunan toprakların tümü.
- ışımaaydınlanma.
- şarjyükleme.
- şoförsürücü.
- şömineOdalarda, genellikle duvar kenarlarında tuğla veya taştan yapılmış, bacası olan yer.