00:00:00
SEN KAZANDIN!
Sonraki
+ - Puanlar
| Zaman harcamak | Tarih |
+ Arama Kuralları
- Sözlük
- apartmanBirkaç katlı ve her katında bir veya birkaç daire bulunan yapı.
- arkeologkazı bilimci.
- diyetİslam hukukuna göre, öldürme ve yaralamalarda suçlunun ödemek zorunda olduğu para veya mal.
- düzenleyiciHerhangi bir işi, kuruluşu gerçekleştirip düzenli sonuç alınmasını üstlenen kimse.
- efendiGünümüzde bey ünvanından farklı olarak özel adlardan sonra kullanılan ikinci derecede bir ünvan.
- etmekBir işi yapmak.
- eğimliEğimi olan.
- gelişmekBüyüyüp boy atmak, yetişmek.
- hoşnutBir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan, yakınması olmayan.
- kakadışkı.
- kanaGeminin çektiği suyu göstermek için baş ve kıç bodoslamaları üzerine konulan işaretler.
- kartTazeliği geçmiş.
- keserTahta, ağaç yontmaya ve çivi çakmaya yarayan, kısa saplı, bir yanı keskin ağızlı çelik araç.
- kesintisizKesintiye uğramayan, ara vermeyen, sürekli olan.
- koyuYoğunluğundan dolayı güç akan, sulu karşıtı.
- kutupYer yuvarlağının, Ekvator'dan en uzak olan yer ekseninin geçtiği varsayılan iki noktasından her biri.
- kızılötesiIşık tayfında kırmızı alanın ötesindeki alanda yayılmış ısı ışınlarından oluşan, gözle görülmeyen ışınım.
- laikDin işlerini devlet işlerine karıştırmayan, devlet işlerini dinden ayrı tutan.
- magmaYerin içinde, sıvı veya hamur kıvamında uçucu gazlarla doymuş olarak bulunan eriyik.
- metinBir yazıyı biçim, anlatım ve noktalama özellikleriyle oluşturan kelimelerin bütünü.
- narkotikuyuşturucu.
- ormancılıkOrman işi ile uğraşma.
- otonomiözerklik.
- oylamaOy kullanma işi.
- pelikangillerden, pembeye çalan beyaz tüylü, kanatları gri renkli, alt gagasında deriden bir kesesi olan iri kuş.
- pornoAmacı cinsel dürtülere yönelik olan, ahlaki değerlere aykırı düşen yayın, resim vb.
- resesifçekinik.
- savaşDevletlerin diplomatik ilişkilerini keserek giriştikleri silahlı mücadele.
- serfDerebeylik toplum düzeninde toprakla birlikte alınıp satılan köle.
- temelBir yapının toprak altında kalan ve yapıya dayanak olan duvar, taban vb. bölümlerinin tümü.
- tesisatçıTesisatı döşeyen kimse.
- tunçKoyu kızıl renkte olan, bakır, çinko ve kalay alaşımı.
- tırpanUzun bir sapın ucuna tutturulan, ot, ekin vb.ni biçmeye yarayan, hafifçe kıvrık, uzun çelik bıçak.
- ulakhaberci.
- yapıteser.
- yaymakBir şeyi açarak, düzelterek bir alanı örtecek biçimde sermek.
- zamanındaeskiden.
- çırakZanaat öğrenmek için bir ustanın yanında çalışan kimse.
- öyleOnun gibi olan, ona benzer.
- ıssızKimse bulunmayan veya az kimse bulunan.