00:00:00
SEN KAZANDIN!
Sonraki
+ - Puanlar
| Zaman harcamak | Tarih |
+ Arama Kuralları
- Sözlük
- acılıkAcı olma durumu.
- bilişimİnsanoğlunun teknik, ekonomik ve toplumsal alanlardaki iletişiminde kullandığı ve bilimin dayanağı olan bilginin özellikle elektronik makineler aracılığıyla düzenli ve akla uygun bir biçimde işlenmesi bilimi.
- birlikTek, bir olma durumu.
- camiMüslümanların ibadet etmek için toplandıkları yer.
- cetvelDoğru çizgileri çizmeye yarayan, dereceli veya derecesiz, tahtadan, plastikten, madenden yapılmış araç.
- cinsiyetBireye, üreme işinde ayrı bir rol veren ve erkekle dişiyi ayırt ettiren yaradılış özelliği.
- daimisürekli.
- enlemYerküre üzerindeki herhangi bir nokta ile Ekvator arasındaki yayın açı değeri.
- epitelTek veya çok hücreden oluşan, vücudun bütün dış ve iç yüzeylerini kaplayan doku.
- eşsizEşi benzeri olmayan veya eşi benzeri görülmemiş olan.
- faniİnsan gözünün algıladığı ışık şiddeti.
- farkBir kimse veya nesnenin bir başkasıyla karıştırılmamasını sağlayan ayrılık, benzer şeyleri birbirinden ayıran özellik.
- figüranGenellikle tiyatro ve sinemada, konuşması olmayan veya konuşması çok az olan rollere çıkan kimse.
- finansPara ve para ile ilgili araçları, değerleri konu edinen iş alanı.
- fizikifiziksel.
- imaninanç.
- ironigülmece.
- itirafBaşkaları tarafından bilinmesi sakıncalı görülen bir gerçeği saklamaktan vazgeçip açıklama, söyleme, bildirme.
- katısert, yumuşak karşıtı.
- kedigillerden, memeli, köpek dişleri iyi gelişmiş, çevik ve kuvvetli, evcil, küçük hayvan.
- listeAlt alta yazılmış şeylerin bütünü.
- lokomotifTren vagonlarını çeken, tekerlekli, buharlı, elektrikli, termik motorlu veya sıkıştırılmış havalı makine.
- motivasyonisteklendirme.
- olguBirtakım olayların dayandığı sebep veya bu sebeplerin yol açtığı sonuç.
- oruçTanrı'ya ibadet amacıyla yeme, içme vb. şeylerden belli bir süre kendini alıkoyma.
- peygamberlikPeygamber olma durumu.
- sporBedeni geliştirmek amacıyla belirli kurallara göre kişisel veya toplu olarak gerçekleştirilen hareketlerin tümü.
- suluSuyu olan, içinde su bulunan, koyu karşıtı.
- sülaleSoy, hısım akraba.
- ulakhaberci.
- ödemekBir alışveriş ilişkisinde, borcu alacaklıya vermek.
- ıstırap(ruh bilimi) ızdırap, acı.
- şarkıcıŞarkı söyleyen, şarkı söyleme yeteneği olan veya mesleği şarkı söylemek olan kimse.